| Turc | Anglais | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | vermek (başkasına) | yield to v. | ||
|
You had better yield to your teacher's advice. Öğretmeninizin tavsiyelerine kulak verseniz iyi olur. More Sentences |
||||
| Turc | Anglais | |
|---|---|---|
| General | ||
| General | başkasına vermek | hand on v. |
| General | başkasından alınan hediyeyi bir başkasına vermek | re-gift v. |
| General | ebeveyn otoritesini başkasına vermek | give v. |
| Phrasals | ||
| Phrasals | birinin işini başkasına vermek | slough off v. |
| Phrasals | (bir işi) başkasına vermek/ihale etmek | contract for (something) v. |
| Phrasals | (varlıklarını veya sorumluluklarını) başkasına vermek | hive off [uk] v. |
| Phrasals | bir şeyi başkasına vermek/teslim etmek | hand something on v. |
| Trade/Economic | ||
| Trade/Economic | kullanmadığı eşyasını geri dönüştürmek amacıyla bir başkasına vermek | freecycle v. |
| Trade/Economic | (kiracı) başkasına kiraya vermek | sublet v. |
| Law | ||
| Law | (kiracı) başkasına kiraya vermek | underlease v. |
| Law | (kiracı) başkasına kiraya vermek | underlet v. |
| Traffic | ||
| Traffic | öncelik hakkını başkasına vermek | yield right of way v. |
